9 Kasım 2011 Çarşamba

Müzikle yaşıyorum, yazıyla öleceğim!

Geniş, mutlu bir ailede yetişmedim. Mahalleden arkadaşlarım da yok. Öyle çok zengin de sayılmam; ben bir avareyim, çalışmayı düşünmüyorum. Sabıka kaydım olmadan on yedi yaşıma kadar gelebildim. En büyük zevkim iki mezar arasına uzanıp tütün sarmak. Müzikle yaşıyorum, yazıyla öleceğim. Yüzüm, yalnızlığım benim. Hiç doğmamış gibi yerli, hiç ölmeyecekmiş gibi yabancısıyım buraların. O kadar aptalım ki hiçbir şey bilmiyorum. Benimki sefil bir varoluş; anlam peşinde, genç ama hiç. Ancak bazen sevinç dolu! Hâlâ, bazen.